Bu güne kadar salgınla ilgili duyulan, uzmanların sıklıkla üzerinde durdukları konu yaşlı yetişkinlerin korunması gerektiği yönündeki uyarılar oldu. Coronavirüsün özellikle yaşlı ve kronik hastalıkları bulunanlar yani risk grubunda olanlar üzerindeki etkisinin ölümcül olabileceği artık herkesçe biliniyor.

Bu yazımda özellikle risk grubuna girenlerin ve bu gruptan kişilerle yakın temasta bulunanların neden daha fazla dikkatli olmaları gerektiğini bir kez daha anlatmak istedim. Zira bu konuda cevaplanamayan bazı sorular hala kafaları karıştırıyor.

Genel olarak verilere bakıldığında, hastaneye yatan ve yoğun bakıma alınan COVID-19 hastalarını kronik sağlık sorunları olan yaşlı yetişkinler oluşturuyor. Maalesef ölüm oranlarına bakıldığında da coronavirüs sebebiyle hayatını kaybedenlerin yaklaşık yüzde 80’i aynı kategoride bulunanlar. Tam da bu noktada bahsettiğim kafaları karıştıran sorular ortaya çıkıyor. ‘Yaşlı’ tanımı kimleri kapsıyor? Kronik hastalıkların hangileri riske daha açık? Yaşlılık ve kronik hastalık birleştiğinde risk neden artıyor? Yüksek risk altında olanlar ne yapmalı?

Hasar görmüş organlar virüsün etkilerini kaldıramayabilir

Siz veya sevdikleriniz risk grubundaysa ne yapmalısınız?

Coronavirüs etrafımızda dolanan sinsi bir düşman. Bu düşmanı yok etmenin şimdilik bir yolu yok, ancak alınabilecek önlemlerle kendimizi ve sevdiklerimizi bu sinsi düşmana karşı koruyabiliriz.

Yaş ve diğer risk faktörleriniz ne olursa olsun uzmanların korunma önerilerine mutlaka uyun.

Tıbbi ihtiyaçlarınızı dikkatli bir şekilde karşılayın: İlaçlarınızı zamanında kullanın, tansiyon, şeker vb. kontrollerinizi düzenli yapın, dışarı çıkmadan birkaç haftalık dengeli beslenme ihtiyacınıza yönelik gıdaları hazır bulundurun.

Evde izole haldeyken bile sosyalleşmeyi sürdürün.

Amerikan Hastalık Kontrol Merkezi’nin coronavirüs üzerine yaptığı araştırmalar sonucunda, COVID-19’dan kaynaklı ciddi komplikasyonlar ve ölüm riskinin arttığı 65 yaş sınır olarak kabul edildi. Risk yaşla birlikte artıyor ancak 65 yaşın altındaki bebekler, çocuklar ve genç yetişkinlerde de ciddi hastalıklar görülebiliyor. Bu nedenle herkesin bu süreçte çok dikkat etmesi gerekiyor.

COVID-19’a karşı risk grubunda yer almanıza neden olan kronik rahatsızlıklar değişebilir. Ancak uzmanların belirlediği bazı genel rahatsızlıklar; kalp hastalıkları, yüksek tansiyon, diyabet, astım veya kronik akciğer hastalıkları, HIV, bir hastalık veya tedavi nedeniyle bastırılmış bağışıklık sistemi.

Tabi bu hastalıkların kendi içinde de belirsizlikler var. Mesela geçmişte kanser tedavisi görenler şuan risk altında mı? Ya da diyabeti hafif ve kontrol edilebilir olanlar için durum ne? Uzmanlar bu sorulara ise cevap bulabilmiş değil. Bu yöndeki çalışmalar halen devam ediyor.

Yaş ve kronik rahatsızlık birleştiğinde kişilerin neden COVID-19’a karşı daha çok risk altında oldukları da uzmanların tam olarak açıklayamadığı sorulardan biri. Bu konuda uzmanların elinde henüz sadece bazı teoriler var:

-Bağışıklık sisteminin yaş ve kronik rahatsızlık sonucu zayıf düşmesi ve enfeksiyonla savaşamaz hale gelmesi,

-Mevcut veya geçmiş hastalıklardan kaynaklı organ hasarının, virüsün etkisiyle birlikte bir kişinin üstesinden gelebileceği seviyeyi geçmesi,

-Enfeksiyon varlığı nedeniyle strese giren vücudun zaten hasar görmüş veya yaşlanmış organlara olan talebinin artması,

-Kronik hastalıkların tedavisi için kullanılan bazı ilaçların enfeksiyonun şiddetini arttırabiliyor olması.

-Bahsettiğim gibi bu durumlar şimdilik sadece teori. Bunlardan hangisi ya da hangileri tam olarak etkili, durumu etkileyen başka faktörler de var mı gibi soruların cevapları için daha fazla araştırma gerekiyor.

 

Konuyla ilgili farklı bir yazıya burayı tıklayarak ulaşabilirsiniz.

www.sabah.com.tr’de orjinalini bulabileceğiniz bu yazıya buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.