Bergamot otu, lavanta ve biberiye esanslarından oluşan parfümler, cildinizi zararlı ışınlara karşı savunmasız hale getirir. Parfümü cildinize değil, kıyafetlerinizin üzerine sıkın
Cilt tipleri kişiden kişiye değişiklik gösterir. Güneş altında kalacağınız zaman, güneş kremi tercihinizi etkileyen faktörlerdir. Washington Üniversitesi Dermatoloji Birimi’nin güneş kremleri üzerinde yaptığı araştırmaya göre; güneş kremleri, güneş losyonlarından çok daha etkili koruma sağlar. Güneşe çıkmadan yarım saat önce sürülmeleri ve iki saatte bir yenilenmeleri gerekir. Güneşe çıkmadan önce sıkılan parfüm ve deodorant ise güneş kreminin koruyuculuğunu yitirmesine neden olabilir. Bunun sebebi, bazı parfüm ve deodorantlarda UV ışınlarına reaksiyon gösteren maddelerin bulunmasıdır. Dolayısıyla güneş kremleri, UV ışınlarına karşı en etkili silah olsa da, bazı faktörlere dikkat edilmesi gerekir.
NARENCİYE HASSASLAŞTIRIYOR
Eminim birçoğunuz turuncu renkteki meyveleri, yüksek C vitamini kaynağı olmaları sebebiyle, özellikle kış ayları boyunca grip ve benzer hastalıklardan korunmak için tüketiyorsunuz. Oysa narenciyelerin; kanserden korumak, kalp hastalıkları riskini azaltmak ve tansiyonu düşürmek gibi bilinenin dışında faydaları da var. Portakal, limon, greyfurt ve mandalina gibi narenciye sınıfına giren meyveler, ilk olarak Güney-Güneydoğu Asya ve Avustralya’da yetiştirilmeye başlanmış.
Şimdilerde hem faydalı, hem de lezzetli oluşları sebebiyle tüm dünya genelinde (Türkiye de dahil) üretiliyor. En çok tüketilen narenciyelerden biri de portakal.
Dünya genelinde sadece bir yılda ortalama 70 milyon ton portakal üretiliyor. Yapılan araştırmalar gösteriyor ki; narenciyeler, içerdikleri flovonoid ve fitokimyasallar sayesinde kanser oluşumunu önleyici etkiye sahipler. Narenciye ayrıca, cilt üzerinde ve vücutta temizleyici özelliğe sahip.
Vücuttan zararlı toksinlerin atılmasında C vitamininin yeri yadsınamaz nitelikte.
YANIKLA SONUÇLANABİLİR
C vitamininin faydaları saymakla bitmez. Yalnız yaz aylarında C vitamini tüketirken dikkat etmekte fayda var. Güneşe çıkmadan hemen önce ya da güneşin altında tüketilen C vitamini, fitofotodermatit adı verilen ağır bir yanık ile sonuçlanabilir.
Bu da ağrılı bir kızarıklık, iritasyon, kabarcıklar ve hatta ikinci basamakta bulantıya neden olabilir. Disi Sina Hastanesi’nde yapılan araştırmalara göre, narenciye içinde yer alan asitler (özellikle de limon) cildi pul pul dökerek, ölü hücrelerden temizler. Cilt derisinin bu şekilde yenilenmesi, cildi UV ışınlarına karşı savunmasız hale getirir. Bu durum, yanık ve güneş lekelerine sebep olur. Aynı araştırmaya göre, güneşin zararlı UV ışınlarıyla reaksiyona giren ve ağrılı bir döküntü oluşturan furanocoumarin hastalığının sebebi bu asitlerdir. Araştırma sonuçlarında ayrıca, narenciyenin deri ile teması sonrasında UV ışınlarıyla çok çabuk reaksiyona girdiğinden, mutlaka temas sonrası yıkanması önerilmektedir.
CİLT SAVUNMASIZ KALIR
Terleme; pek çok hastalıktan kaynaklı olabileceği gibi, psikolojik etkenlere bağlı olarak da ortaya çıkabilmektedir. Terlemenin ortaya çıkışındaki bir diğer etken ise yaz aylarında vücut sıcaklığının artmasıdır.
Terlemeyle ortaya çıkan ter kokusuna karşı yıllardır çözüm aranmaktadır. Birtakım cerrahi operasyonlar yapılabiliyor olsa bile çoğu birey çareyi parfüm ve deodorantlarda arar. Fakat özellikle yaz aylarında bu ürünleri kullanırken dikkat etmek gerekir. Ürünlerin içinde koku esansiyelleri haricinde farklı pek çok madde bulunabilmektedir.
Bu maddeler hem cildi tahriş etmekte, hem de UV ışınları ile reaksiyona girmektedir. Baylor Tıp Koleji’nin yaptığı araştırmalara göre; özellikle bergamot otu, lavanta ve biberiye esanslarından oluşan parfümler cildinizi zararlı ışınlara karşı savunmasız hale getirir. Dolayısıyla parfüm seçiminde ve kullanımında dikkat etmek gerekir. Bunun yanı sıra güneşe çıkmadan önce parfümünüzü cildinize temas ettirmek yerine kıyafetlerinizin üzerine sıkın. Eğer tatile çıkıyor ya da yanınızda eşya taşıyorsanız; çanta, şapka vb. aksesuvarlarınıza parfüm sıkmanız daha sağlıklı olacaktır.
İLAÇLARA DİKKAT
Yaz aylarında ilaç kullanımı da önemli bir yere sahiptir. Çünkü ağrı kesici, soğuk algınlığı ilaçları, akne kurutucu ilaçlar ve cilt bakım ilaçları; sizi güneşe karşı savunmasız bırakabilir. Bazı ilaçlar fotosensitivasyon maddeleri içerdiğinden, sizi güneşten koruyamaz. Amerikan Cilt Kanseri Vakfı (ASCF) tarafından hazırlanan bir rapora göre;ilaçların içinde yer alan moleküller, güneşin UV ışınlarını absorbe edecek ve onları cildinize geri vererek hücrelerinizde tahribata yol açacaktır. Bu ilaçları uyguladıktan ya da aldıktan sonra güneş ışınlarına maruz kalmamaya çalışın. Ancak dışarı çıkmanız gerekiyorsa, cildinizi SPF 30 güneş kremi ile koruyun. Yapılan araştırmalara göre 30 SPF özellikli güneş kremleri, morötesi ışınların yüzde 97’sini, 50 SPF yüzde 98.5’ini engeller. Yetişkinler için 30 koruma faktörü ideal kabul edilebilirken, çocuklar için bu rakam biraz daha yükseltilmelidir.
Güneş ışınlarının bilinen bir diğer zararı ise, erken yaşlanmaya sebep olmasıdır. Cilde esneklik kazandıran liflerin bulunduğu elastin tabakası, güneşe maruz kaldığında yıpranır ve olması gerekenden çok daha önce cildinizin sarkmasına sebep olur. Gerekli koruyucular kullanılmadığında güneş, cildinizde bir ömür taşıyacağınız çil ve lekelerin oluşmasına da yol açabilir.
YETERİNCE SU İÇİN
Güneş yanıklarıyla ortaya çıkan iltihaplanma ve tahriş, cildinizin dış tabakasını bozarak hidrasyon kaybına neden olabilmektedir. Özellikle şiddetli yanık vakalarında dehidrasyon ve elektrolit bozuklukları ortaya çıkabilmektedir. Cildiniz iltihaplandığında ya da hasar gördüğünde; ağrı ve kaşıntı hissi, yerini zamanla yanık hissine bırakabilmektedir. Tüm bunlar su tüketimiyle yakından ilgili durumlardır. Cilt kendini yenilerken, buharlaşmadan kaynaklı su kayıpları yaşar. Nem dengesi bozulan cilt, kuruyarak UV ışınlarına karşı savunmasız hale gelir. Dolayısıyla cildin nem sürekliliğini sağlamak için günde en az sekiz bardak su tüketilmelidir.
ILIK DUŞ ALIN
Sıcak duş ve buhar banyoları, ciltteki ölü hücrelerin temizlenmesine yardımcı olur. Fakat kalp, solunum, akciğer gibi hastalıklara sahip bireyler için sıcak duş tehlike yaratabilir. Özellikle yaz aylarında alınan sıcak duş, cildi güneşe karşı hassaslaştırır ve cilt yanıklarına sebep olabilir. Dolayısıyla bu aylarda duş sıcaklığına dikkat etmek gerekir. Soğuk duşun kan dolaşımını hızlandırdığını, stresi azalttığını ve daha dinç olmanıza yardımcı olduğunu unutmamak gerekir.
ÇAY VE SİRKE AĞRILARI AZALTIR
- Duş alacağınız suya bir fincan elma sirkesi karıştırın. Yanık ağrınızı hafifletecektir.
- Bir tülbente yulaf ezmesi doldurun. Suyun altında tutarak yumuşamasını sağlayın. Lapa haline geldiğinde yanık bölgesine iki saatte bir uygulayın.
- Sabundan kaçının. Sabun cildi kurutacağından, daha fazla ağrı hissetmenize neden olacak ve cildinizi kötüleştirecektir.
- Çay poşeti kullanın. Çayın içinde güneş yanığı ağrısını hafifleten tannik asit bulunmaktadır.
- Mısır nişastasına su ekleyin ve yanık bölgeye sürün.
www.sabah.com.tr’de orjinalini bulabileceğiniz bu yazıya buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.