Yeditepe Üniversitesi Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Turhan Özler, menisküs yırtığı her yaşta görülebilir dedi ve toplum tarafından bilinenin aksine menisküsün sadece sporcularda görülmediğini söyledi.

Yeditepe Üniversitesi’nden yapılan açıklamaya göre, menisküsler, diz eklemini oluşturan kemiklerin arasında, kemiklerin kıkırdak yüzlerinin sürtünmesini azaltmakla görevlidir. Ayrıca özelleşmiş kıkırdak destekleri ve basınç emici darbe yumuşatıcı yapılar olarak tanımlanıyor. Yani diz hareketinin ve kıkırdak kalitesinin devamlılığını sağlamada son derece büyük önem taşıyor.

Menisküs Yırtığı Tedavisi

Bununla birlikte insan vücudunda en sık yaralanan bölgelerin başında diz eklemi ve en fazla ameliyat nedeni olarak da dizdeki menisküs yırtıkları geliyor. Üstelik menisküs yırtıkları sanıldığının aksine sadece sporcuları ya da spor yapan kişileri ilgilendirmiyor. Her yaşta ortaya çıkabiliyor. Kullanmaya bağlı olarak yaşla da ilişkili bir şekilde zamanla oluşan ve ağrı yapmayan küçük yırtıklar ani bir yüklenme veya ters bir hareketle büyük yırtıklara dönüşüp ağrılı hale gelebiliyor. Fiziksel olarak aktif ve daha genç kişilerde ise bu yırtıklar genellikle dize gelen ani bir darbe, dizde ani burkulma veya düşme sonrasında ortaya çıkabiliyor. Menisküs yırtığı zamanında tedavi edilmezse dizin eklem kıkırdağında hasar oluşabiliyor. Bunun sonucunda erken dönemde dizde ağrı ve hareket kısıtlılığı, geç dönemde ise kalıcı kıkırdak hasarına bağlı genç yaşta kireçlenme problemi gelişebiliyor.

Menisküs yırtıklarının tedavisi yırtığın büyüklüğüne bağlı olarak şekilleniyor. Düşük dereceli ara tabaka yırtıklarının tedavisinde dinlenme, buz uygulama ve ilaç tedavisi gibi yöntemler ağrının giderilmesine yardımcı oluyor. Daha küçük yırtıklarda ise egzersizlerin yanı sıra ilaç, ağrı kesici ve bandajlarla diz eklemi desteklenebiliyor. Ayrıca küçük yırtıklarda son yıllarda güncellik kazanan PRP ve kök hücre tedavileri de başarıyla uygulanıyor.

Hastaların Korkuları Yersiz

Açıklamada görüşlerine yer verilen Yeditepe Üniversitesi Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Turhan Özler ise bilinenin aksine menisküsün kendisinin değil, menisküs yırtığının bir hastalık olduğunu ve bunun da sadece sporcularda görülmediğini, toplumun her kesiminden ve her yaşta ortaya çıkabileceğini belirtti.

Özler, menisküste oluşan küçük yırtıkların dahi ciddi sorunlara yol açabileceğini vurgulayarak, aksi takdirde bu yırtıkların neden olduğu aşınmaların geri dönüşümsüz kıkırdak hasarlarına neden olabileceğine dikkati çekti.

Büyük menisküs yırtıkların da ise çözümün cerrahi olduğunu belirten Özler, “Günümüzde artroskopik yöntemlerle kapalı olarak çevre dokulara zarar vermeden, büyük kas kesileri yapmadan, doğrudan eklem içine kuş gözü kadar iki küçük delikten girilerek kamera ve çok ince aletlerin yardımıyla sadece sorunlu dokulara müdahale ediliyor. Bu nedenle hastaların korkularının da yersiz olduğunu özellikle vurgulamak isterim.” değerlendirmesinde bulundu.

Hayat Hareket, Hareket De Hayattır

Özler, “Hayat hareket, hareket de hayattır” ifadelerini kullanarak, hastaların doktorlarına güvenmelerini ancak tedavi ile ilgili gerekli bilgilendirmeleri de doktorlarından talep etmelerini gerektiğini kaydetti.

Bu sayede tedavinin her aşamasında kendilerine verilecek egzersiz programlarına ve doktorların önerilerine uyum sağlamalarının mümkün olabileceğini ve bunun da her türlü tıbbi tedavinin başarısında çok önemli olduğuna dikkati çeken Özler, “Menisküs yırtığından korkmayın, tedavisiz kaldığında doğabilecek daha büyük ve önemli eklem problemlerinden korkun.” ifadelerini kullandı.

Spor sakatlanmalarını önlemeyle ilgili farklı bir yazıya buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.