Duygusal şoklar bir anda gerçek kalp problemlerine dönüşebilir. Başınıza gelen bir ayrılığın, kaybın veya maddi sıkıntının, kalp hastalığına neden olabileceğini unutmayın…

Obezite, hareketsiz yaşam, sigara, alkol, yüksek tansiyon, kolesterol, sağlıksız beslenme ve stresin; kalp hastalığı riskini arttıran faktörler olduğunu artık neredeyse hepimiz biliyoruz.
Fakat bunlar, kalp hastalığı riskinizi artırabilecek tek faktör değildir. Öyle ki, aşk hayatınız gibi görünüşte zararsız görünen faktörler, çocukluğunuzu nasıl geçirdiğiniz ve hatta ilk ergenliğe adım attığınız yaşınız bile kalp hastalığı riskinizi etkileyebilir. Ülkemizde ve dünyada ölüm nedenlerinin başında hâlâ kalp ve damar hastalıkları gelmektedir. Araştırmalara göre, sadece Avrupa’da yılda yaklaşık 4 milyon kişi bu hastalıktan hayatını kaybediyor.

Bu korkutucu tablonun elbette birçok nedeni var. Kalp hastalığı riskiniz; yaşınız ve ailenizin sağlık geçmişi gibi kontrolünüzün dışında olan bazı faktörlere de bağlı olabilir. Fakat sigara içmek ve fiziksel aktivite düzeyiniz gibi diğer risk faktörleri sizin elinizdedir ve aslında yapacağınız değişiklerle büyük bir fark yaratabilirsiniz.
Eğer gerçekten kalp hastalığı riskinizi azaltmak istiyorsanız, sadece kalp hastalıkları için herkesin bildiği risk faktörlerine değil, aynı zamanda sinsice sizi etkileyebilecek olanlara da dikkat etmeniz gerekir. Bugün sizlere bu nedenlerle ilgili bilgi vereceğim…

Ergenliğe ilk adım yaşı önemli

ABD’de Pediatrik Endokrinoloji ve Metabolizma dergisince yapılan bir çalışmada, 12 yaşından önce ilk adet dönemine giren kadınların, 13 ya da daha büyük yaştaki kadınlara kıyasla kalp hastalığına yakalanma olasılıklarının yaklaşık yüzde 10 daha fazla olduğu bulunmuştur. Araştırmacılar, bunun tam olarak neden olduğu konusunda bilgi vermese de, diğer araştırmalar östrojen seviyelerini artırmanın (ergenlik döneminde önemli bir rol oynayan bir hormon) yaşamınız boyunca kan pıhtıları ve felç riskini yükseltebildiğini gösterdi.

Zayıflama ilaçlarına dikkat!

Bir türlü kilo veremeyen kişilerin başvurduğu yöntemlerden biriside zayıflama ilaçları.
Bu ilaçların ne kadar tehlikeli olabildiğinden her fırsatta bahsediyorum, ama daha da kötüsü var. Bu ilaçlar, kalp hastalığına neden olup sizi ölüme bile götürebilir. Çoğu zayıflama hapı da dahil olmak üzere uyarıcı etkisi olan herhangi bir hap, kalbinize zarar verebilir. Nedeni ise kalbiniz üzerinde stres oluşturan kan basıncınızı ve nabzınızı artırmasıdır.
Yeterince uzun süre kullanırsanız, kalıcı hasara neden olabilir.

Uzun süren grip, kalp krizi nedeni

New England Journal of Medicine’da yayınlanan yeni bir araştırmaya göre, grip hastalığınayakalandıktan sonra en az bir yıl boyunca kalp krizi riskiniz yaklaşık altı kat artar. Uzmanlar, bazıbakteriyel ve viral enfeksiyonların kalbinize girerek kalp hastalığına ve hatta kalp yetmezliğine neden olabileceğini söylüyor.

Sosyal medya yalnızlaştırmasın

Heart dergisinde yayınlanan bir çalışmaya göre, yalnız hissetmek ve sosyal hayatta yalnız olmak, kalp hastalığı riskini yüzde 30 artırıyor. Yalnız kalmamak için, sosyal medyada fazla vakitgeçirmek yerine, arkadaşlarınıza ve ailenize vakit ayırın veya en güzeli evcil hayvan edinin. Unutmayın, size sadece koşulsuz sevgi sunmazlar, aynı zamanda bir köpeği gezdirmek iyi biregzersizdir. Ayrıca Harvard Üniversitesi tarafından bildirilen bir araştırmaya göre, bir evcil hayvana sahip olmanın; yalnızlığı azaltmadığı, kalp sağlığını geliştirebileceği de gösterilmiştir.

Hamilelikte hastalık riski artırıyor

Bebek büyütmek en kutsal görevlerden biri olsa da dolaşım sisteminiz için fazladan bir iştir. Kan hacminiz iki katına çıkar ve kalbiniz fazla çalışmak zorundadır. Bu, sadece gelecekteki kalphastalığınız için riskinizi artırmaz; hamileliğiniz sırasında gebelik diyabeti, preeklampsi veya yüksek tansiyonunuz varsa, kalp hastalığı için önemli ölçüde risk altındasınız demektir.

Duygusal şoklar kalbinizi yormasın

Aldatılma, terk edilme gibi duygusal şoklar, kalp kırıcı ve üzücü durumlar; sıklıkla kalp hastalıkları veya kalp krizlerine yani ‘Kırık kalp sendromu’na neden olabiliyor. Yani duygusal sıkıntılar, gerçek kalp problemlerine dönüşebilir.
Başınıza gelen derin bir üzücü olay, bir ayrılık, sevilen birinin kaybı, mali sıkıntı veya boşanma da dahil olmak üzere yaşadığınız pek çok şey; kalp hastalığına neden olabileceği gibi önlenmesi veya engellenmesi zordur. Ama egzersiz, meditasyon, yoga gibi sağlıklı başa çıkma teknikleri kullanarak bu sert duygularla nasıl başa çıkılacağına dair ipuçlarını deneyebilirsiniz.

Alkol, sağlığa zararlıdır

Alkolün kalp hastalığı üzerindeki etkisi konusunda birçok çelişkili bilgi var, ancak şunu gönül rahatlığıyla söyleyebilirim ki alkolün her türlü tüketimi sağlığa zararlıdır. Özellikle de günde birkadehten fazla alkol tüketiyorsanız, kalp hastalığı riskinizi artırmış olursunuz.
Her türlü bağımlılıktan uzak durmanızı şiddetle öneririm.

MARGARİN VE SOSİSLİ SANDVİÇTEN UZAK DURUN

Gıdaların, bedenlerimizi besleyebildiği gibi vücutlarımızı zehirleyebildiğini de unutmayın. İşte kalp sağlığınız için en kötü yiyecekler hakkındaki güncel bilgiler…

Margarin

Son araştırmalar, tereyağının kalp için kötü olmadığı iddialarını güçlendirdi. Öte yandan margarin, sağlıksız trans yağ asitleri kaynağıdır. Kardiyovasküler hastalık riskiniz söz konusu olduğunda dikkat etmenizde ve tüketmemenizde fayda görüyorum.

Rafine Karbonhidratlar

Rafine karbonhidratların hiçbirinin kalbinizi hiçbir şekilde desteklemediği, araştırmalarda gösteriliyor.
Uzmanlar; ketçap ve salata sosları, makarna sosları, ekmek ve az yağlı yoğurtların daha yaygın şeker kaynakları ve rafine karbonhidrat olduğunu söylüyorlar.

Toz Kahve Kreması

Margarinler gibi toz kahve kremaları da trans yağ içerir. Trans yağlar olarak da bilinen hidrojene yağlar, kalp krizi için büyük risk oluşturuyor.
Dikkat etmekte ve mutfağınızdan çıkartmakta fayda var.

Sosisli Sandviç

Sosisli sandviçler, sosisler ve çoğu şarküteri ürünleri gibi yoğun işlenmiş etler, katkı maddeleriyle doludur. Uzmanlar, bu etlerin hangi katkı maddelerinden sorumlu olduğunu tam olarak tespit etmelerinin zor olduğunu söylüyor. Ancak bilinen bir gerçek var ki, o da bu ürünlerin kalp hastalığı riskini olumsuz etkilediği.

Tatlılar

Sofra şekeri, esmer şeker, mısır şurubu, bal, pekmez ve diğer tatlandırıcıları içeren herhangi bir ürün, daha yüksek oranda oksidatif strese yol açabilir. Sonuç olarak, bu tatlılar, tıkanmış atardamarlara, hipertansiyona, kalp yetmezliğine ve diğer kalp hastalıklarına yol açabilir.
Damarlarda tıkanmaya yol açabilecek pek çok etken vardır. Şeker hastalığı da bunlardan biridir. Onsuz da olmuyor, onunla da olmuyor biliyorum ama özellikle yüksek şeker hastasıysanız ve ‘Şeker içeren gıdalara dikkat ediyorum’ diye düşünüyorsanız bile kendinize karşı açık olun ve eğer şeker tüketiyorsanız mutlaka hayatınızdan çıkarın.
Kontrol altına alınmadığı zaman ciddi sağlık problemlerine yol açabilen yüksek kan şekeri, son derece basit yollarla düşürülebilir. Kan şekerini düşürmek için yumurta, tarçın, kimyon, zerdeçal gibi besinler tüketebilirsiniz.

www.sabah.com.tr’de orjinalini bulabileceğiniz bu yazıya buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.