Hamilelikle ilgili bilgi ve tavsiye aradığınızda birçok kaynak bulabilirsiniz. Bunların bazıları doğru bilgileri içerirken, bazıları ise nesilden nesile aktarılan yanlış bilgilerle dolu oluyor.Bazı önemli gerçekleri bilmek daha mutlu ve sağlıklı bir hamilelik dönemi geçirmenize yardımcı olabilir. Kısaca hamilelikte doğru bilinen yanlışlar hakkında düzeltme yapmak istiyorum:
HATA: GENLERİNİZİ KONTROL EDEMEZSİNİZ
İnsan DNA’sının; göz rengi ve saç tipi gibi değiştirilemeyen özelliklerin belirlendiği bölgeleri olduğu gibi, bir de kilo ve zeka kapasitesini belirleyen ve dış etkenlerden etkilenen bölgeleri vardır. Hamilelik süresince anne adayının DNA’sı bebeğinin gelişimi için bir kopya makinesi gibi çalışır. DNA’ların kopyalandığı esnada anne adayının aldığı besinler ve maruz kaldığı toksinler, tabiri caizse bu kopya makinesinin çalışma kalitesini belirler. Bu dönemde yapılabilecek hatalar bu sistemi bozabilir. Anne adayı bebeğine geçirdiği DNA’ları aslında kontrol edemez. Epigenetik biliminin amacı; bu genlerin geçişini engellemek değil, gebelik sürecinde hangi genlerin açılıp kapanacağını kontrol etmektir. Hamileliklerin yüzde 50’si plansız gerçekleştiği için birçok kadın embriyolojik gelişimin erken haftalarında bu fırsatı kaçırmaktadır. Anne adayları bazı toksinlere maruz kalma ihtimallerini kısıtlamalıdır.
BPA: Sert plastiklerin yapımında kullanılan bu kimyasal bileşik; yemek kaplarında, biberonlarda ve konserve kutularının iç kaplamalarında bulunur. Mümkün olduğunca konserve gıdalardan kaçınmak ve BPA ihtiva eden plastik kapları özellikle mikrodalga fırında kullanmaktan uzak durmak gerekir.
Civa: Civa, gelişme geriliğiyle kuvvetli derecede ilişkilendirilmiş bir kimyasaldır. Gebelik esnasında tüketimi artan ve bol miktarda civa içeren ton balığı, uzak durulması gereken örneklerden sadece biridir.
Fitalat: Bu endüstriyel kimyasal; saç spreylerinde, parfümlerde ve kozmetik ürünlerde kullanılmaktadır. Yapılan araştırmalara göre, fitalatlara maruz kalmak; gelişme geriliği, organ hasarı, bağışıklık baskılanması ve hormonal dengesizliklere yol açabilmektedir.
Hata: İki kişi için yiyorsun!
Özellikle fazla kiloyla gebe kalanlar başta olmak üzere gebelik süresince aşırı kilo almak, anne adaylarının gebelik diyabeti riskini artırmakta ve gelişmekte olan bebeği tehlikeye sokmaktadır.
Kalori sayımı: İlk üç aylık dönemde normal günlük diyetinize sadece 100 kalori ekleyin. Bu, bir bardak yağı azaltılmış süte eşdeğerdir. İkinci üç aylık dönemde ekleyeceğiniz bu miktarı 250 kaloriye çıkartın. Bu miktar bir avuç dolusu cevize denk gelir. Üçüncü üç aylık dönemde, ilave 300 kalori alın. Bu miktar ise iki porsiyon meyveye eş değerdir.
Multivitamin: Gebelik döneminde folik asit ve demir içeren multivitamin takviyesi almanızda yarar var. Folik asitin, çocuklarda kanser gelişmesini yüzde 50-60 oranında önlediği gösterilmiştir. Demir ise alyuvarlarınızın temel yapı taşıdır.
D Vitamini: D vitamini; kalsiyum ve magnezyum ile birlikte kullanıldığında güçlü kemik oluşumunu desteklemektedir. Aynı zamanda bilim adamları D vitamininin bağışıklık sistemini de güçlendirdiğini göstermişlerdir.
BROKOLİ VE İNCİRİ HAMİLELERİN MUTLAKA YEMESİ GEREKİYOR
Portakal Portakal içerdiği C vitamini ile meşhur fakat üç farklı madde daha barındırıyor. Birincisi folik asit, ikincisi potasyum, üçüncüsü ise hisperidin. Gebeliğin en ciddi komplikasyonlarından birisi pre-eklampsidir, yani tansiyona sebep olan plasental dolaşımla ilişkili durum. Gebelik dönemi tansiyon riskini uzak tutmak için bu süreçte tüketilmesi gereken meyvelerin başında portakal geliyor.
Yoğ urt Yoğurt iyi bir protein, hatta kalsiyum kaynağıdır. Mantar enfeksiyonları gebelik döneminde sıkça karşılaşılan bir durumdur ve korunmak için yoğurdu ihmal etmemelisiniz.
Brokoli Aslen lahana ailesinin bir mensubu olan brokolide kalsiyum var. Diğer yandan C vitamini, folik asit ve B6 vitamini içerir. Yani kendi başına gebelik dönemi multivitamini gibidir.
Mer cimek Mercimek, içerdiği lif sayesinde sindirim sisteminizin gebelik döneminde iyi çalışmasını sağlayarak bu dönemde oluşabilecek kabızlık ve hemoroidlerin önüne geçebilir.
İncir İncir, lif ve potasyum zenginliği ile meşhurdur. Ayrıca kalsiyum ve demir içeriği ile de hem kansızlığa, hem de kemik erimesine karşı etkilidir.
www.sabah.com.tr’de orjinalini bulabileceğiniz bu yazıya buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.