Balık yağı yerine, balığın kendisini tüketin; Dünya Sağlık Örgütü (WHO) haftada 1-2 porsiyon balık tüketilmesini öneriyor. Bunun en önemli nedeni, balıkta bulunan omega-3 yağ asitlerinin, çeşitli hastalıklara karşı vücudumuzu koruyor olması… Diğer yandan sık sık balık yeme imkanı bulamayanlar ya da balık tüketmeyi sevmeyen kişiler, omega-3 depolamak için çareyi balık yağından yana kullanıyor. Peki bu durum ne kadar doğru?
Her fırsatta söylediğim gibi benim için vazgeçilmez bir besin kaynağı olan balık, yağ oranı düşük, protein oranı yüksek, çok iyi bir D vitamini ve selenyum kaynağı mucize besinlerden birisidir. Özellikle yağlı balıkların çok güçlü bir omega-3 deposu olduğunu neredeyse artık hepimiz biliyoruz. Küçük ya da büyük fark etmez tüm balıkların sağlığımıza oldukça faydası var. Benim tercihim olan; Omega-3 zengini Karadeniz balıklarından özellikle lüfer, istavrit, palamut ve hamsiyi hazır mevsimi geliyorken sofralarınızdan eksik etmemenizi öneririm. Amerikan Kalp Derneği’nin, deniz ürünlerinin sağlığa yararlarıyla ilgili yakın tarihli yaptığı bilimsel bir çalışmada, haftada en az bir kez yağlı balıkların tüketilmesinin kalp krizi ve diğer ciddi kardiyovasküler problemleri önlemeye yardımcı olabildiğini ortaya çıkardı.
Araştırmalar Başka Ne Diyor?
Journal of Internal Medicine’ın yaptığı bir çalışmaya göre araştırmacılar, 16 yıl boyunca 240 bin erkek ve 180 bin kadının beslenmesini izledi. Deneye katılan kişilerden her gün az miktarda balık tüketilmesi istendi. Düzenli olarak balık tüketen katılımcı erkeklerde % 10 oranında daha az vasküler ve % 37 oranında da karaciğer hastalıklarına kapıldığı görüldü. Araştırmanın bir diğer sonucu da düzenli olarak balık tüketen katılımcı kadınların Alzheimer hastalığına kapılma riskinin % 38 oranında azalmış olmasıydı. Araştırmacılar, düzenli olarak balık tüketilmesinin kanser ve akut solunum yolu hastalıklarından kaynaklanan ölüm riskini de azalttığını ortaya çıkardı.
Omega-3 Neden Bu Kadar Önemli?
Omega-3; depresyon semptomlarını azaltır, kalp hastalığına yakalanma riskini düşürür. Beyin sağlığı ve sinir sistemi gelişimi için gereklidir. Yaşlanmaya bağlı olumsuz değişikliklere, kalp hastalığı riskinde artışa ve bilişsel düşüşe karşı koymaya yardımcı olur. Omega 3 aynı zamanda göz sağlığına olumlu etkide bulunarak göz sinirlerinin gelişimini sağlar. Araştırmalar, omega 3 yağ asitlerinin göz kuruluğunu azalttığını ortaya koymuştur. Omega-3 yağlarına bir başka sağlık yararı da eklenebilir: Kolesterolü düşürme. Loma Linda Üniversitesi’nde yapılan araştırmaya göre, doymuş yağları omega-3 ile değiştirmek (somon, sardalya ve ringa balığı) iyi kolesterolü % 4 gibi bir oranda artırabilir.
Balık Yağı Sanıldığı Gibi Kalp Hastalığını Önlemiyor
Araştırmacılar, omega 3 takviyesi alan 77 bin kişi üzerinde yürütülen 10 farklı araştırmayı analiz etti. Sonuç oldukça şaşırtıcı! Kandaki omega-3 seviyeleri açısından balık yağı takviyesi alan kişilerde almayanlar arasında ciddi bir fark bulunmadığı…
Balığın Kendisini Tüketin
Son olarak şunu bilmenizde yarar var. Düzenli olarak haftada iki kez 100-200 gram yağlı balık tüketirseniz omega 3 depolarınız hızlıca dolacaktır. Ayrıca balık tüketen bireylerin bağışıklık sistemi daha güçlü olur. Mevsimlik balık çinko, iyot ve iyi oranda esansiyal amino asit içerir. Bu özelliği ile grip, nezle, kalp ve diyabet hastalığına yakalanma riskini azaltır. Balık yağı almak yerine balığın kendisini tüketin.
Konuyla ilgili farklı bir yazıya burayı tıklayarak ulaşabilirsiniz.